ÇATLAK KOVA

24.12.2018 409

 

 

      Hindistan´da bir sucu, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla su taşırmış. Kovalardan biri çatlakmış.  Sağlam olan kova  her seferinde ırmaktan patronun evine ulasan uzun yolu dolu olarak tamamlarken, çatlak kova içine konan suyun sadece yarısını eve  ulaştırabilirmiş. Bu durum iki yıl boyunca her gün böyle devam etmiş. Sucu her seferinde patronunun evine sadece 1,5 kova su götürebilirmiş. Sağlam kova başarısından gurur duyarken, zavallı çatlak kova görevinin sadece yarısını yerine getiriyor olmaktan dolayı utanç duyuyormuş.
     

      İki yılın sonunda bir gün çatlak kova ırmağın kıyısında sucuya seslenmiş. "Kendimden utanıyorum ve senden özür dilemek istiyorum." "Neden?" diye sormuş sucu. "Niye utanç duyuyorsun?"  Kova cevap vermiş. "çünkü iki yıldır çatlağımdan su sızdığı için taşıma görevimin sadece yarısını yerine getirebiliyorum. Benim kusurumdan dolayı sen bu kadar çalışmana rağmen, emeklerinin tam karşılığını  alamıyorsun." Sucu şöyle demiş. "Patronun evine dönerken yolun kenarındaki çiçekleri  fark etmeni istiyorum." Gerçekten de tepeyi tırmanırken çatlak kova patikanın bir yanındaki yabani çiçekleri ısıtan güneşi görmüş. Fakat yolun sonunda yine suyunun yarısını  kaybettiği için kendini kötü hissetmiş ve yine sucudan özür dilemiş. Sucu  kovaya sormuş. "Yolun sadece senin tarafında çiçekler olduğunu ve diğer  kovanın tarafında hiç çiçek olmadığını fark ettin mi? Bunun sebebi benim senin kusurunu  bilmem ve ondan yararlanmamdır. Yolun senin tarafına çiçek  tohumları ektim  ve her gün biz ırmaktan dönerken sen onları suladın. İki  yıldır  ben bu  güzel çiçekleri toplayıp onlarla patronumun sofrasını süsleyebildim. Sen  böyle olmasaydın, o evinde bu güzellikleri yaşayamayacaktı."